26 Ekim 2013 Cumartesi

Futbol vs Basketbol

Ülkemizde Basketbolun mu yoksa Futbolun mu daha iyi durumda olduğu oldum olası hep tartışılmıştır. NBA'de final oynayan basketbolculardan yurt dışında çalışan koçlara ve avrupada oynayan basketbolculara.. Avrupa-Dünya Şampiyonalarında alınan başarılardan Efes'in koraç kupasına kadar bence Basketbol öndedir. Peki altyapı olarak basketbol çok daha kötü durumda değil midir ? Üstelik Basketbola yatırımın yapılması futbola göre çok daha önemlidir. Birinci ligi bile televizyonda yayınlanmıyor. Yine de bu ülkenin basketbolda bu durumda olması ve futbol konusunda çokca sorunlarının olmasının temelinde ne yatıyor sizce ?

Her gazetenin futboldan oluşan sayfaları, yorumcuları var. Buralar doldurulmak durumundadır. Büyük bir kısmı sahanın içerisiyle çok fazla ilgilenmiyor. Futbol dışına zorunlu olarak yönelen insanlar futbolu futbol olmaktan çıkarıp çok başka bir alana taşıyorlar.. Biz de bu alanın üzerinde tepiniyoruz ve bunu 'futbol sevgisi' olarak addediyoruz.. Basketbol ile çok bir farkımız yok temelde. Televizyonlarda gereğinden fazla futbol programı var ve yine sahanın içerisi çok da önemli değildir. Gözden kaçırılan nokta futbolun aslında kendisinin çok fazla önemli olmamasıdır; daha çok biz onu çok başka bir arenaya taşıdığımız gerçeğidir.

Böyle olmasa o 30 milyonluk taraftarı olan klubün 20 milyonluk şehirde 25 bin seyirici her maç dolmaz mı ? Dolmuyor ama.. Bu bana çok komik gelir.. Almanya'da 30 bin kişilik kasaba takımı ile burada 30 milyon taraftarı olan klubün tribünleri aynı şekilde doğuyor.Buradan çıkan sonuç biz gerçekten futbolu mu seviyoruz yoksa onun çevresinde oluşturduğumuz çok başka bir şeyi mi?Ülkenin gösterdiği şekilde ilgi Futbola yarar mı veriyor zarar mı ? Altyapıyı mı tartışmalıyız gerçekten ? Altyapı ve teknik imkanlar inanın futbolda bir ise basketbolda yüz kat daha değerlidir. Ona rağmen durum ortada..

Arda Turan'ın sorunu altyapısının eksik olması mıdır yoksa o gazetelerin, programların ihtiyacı olan saçmalığa bulaşmaktan başka çaresinin kalmaması mıdır ? Biz neyi düzeltmemiz gerekiyor ?Biz futbolu en azından sandığımız kadar çok sevmiyoruz.. İşin aslı budur. Daha derin analizler de mümkündür. Aidiyet çevresinde bizim kimi egolarımızı tatmin eden skorlar ve bu sonuçlar çevresinde dönen muhabbetler ve daha ve daha.. Bunlar da dahildir belki futbola ama oranında bir 'dengesizlik' var.Futbolu 'çok' sevmiyoruz. Bir maçın kendisinden ziyade skoruna çok fazla önem addedebiliriz ama bunun saf futbolla ilintisi çok fazla olmayabiliyor.Fatih Terim'in maaşı onun ülkeye oynatması muhtemel futbol anlayışının uygunluğundan çok daha derin bir tartışma konusudur zira futbolun dışındaki bu konu bizim asıl meselemiz, futbol sevgimiz...

Altyapıdan ziyade futbolun kendisini sevdirecek yazılar, programlar ve her şeye ihtiyacımız var. Gerisi kendiliğinden gelir. Bazen futbolun dışında olan kimi saçmalıklara 'ilgisiz' kalmak dahi futbola yapılmış bir hizmettir. Biz basketbola bilinçsiz olarak böyle bir güzellik yapıyoruz.. Bizim sorunumuz sanılanın aksine Arda'nın altyapı eksikiği değil (bu giderilebilir bir sorundur) daha çok o röportajın içerisinde ağlatacak dokundurmaları zorunlu kılan futbol piyasasını varlığıdır. Futbola ilgi değil 'farklı' bir ilginin doğması gerekiyor..