24 Ocak 2014 Cuma

‘Paso’ sömürü, ‘Paso’ fişleme, PassoLig!

Ne zaman profesyonellik hayatın içine girdi mertlik bozuldu. Sporda, sanatta, siyasette, gündelik hayatta artık amatörlere yer kalmadı. AŞKın bile profesörleri aramızda dolaşıyor. Oysa paylaşarak, üreterek yaşamak ve yaşatmak profesyonel olmayı gerektirmez.
Taşlardan yapılmış kaleler ve patlak bir topun peşinden kahkahalar atarak koşan farklı kültürün farklı etnik kökenin farklı renklerin çocukları büyüdüler ve günümüzün profesyonelleri olarak hayata biçim veriyorlar. Dün çocuk masumiyetiyle patlak topun peşinden hep beraber koşan çocuklar bugün paraya ve güce ulaşmak için hayatın her alanında sömürüyü meşrulaştırıp adını profesyonellik koydular.

Siyasetin profesörün Başbakan Erdoğan sandıkta kazanmak için her türlü ötekileştirmeyi meşru görüp daha 15'inde hayata gözlerini yuman Berkin'i terörist ilan edebilmektedir.  Alevileri hiç çekinmeden yuhalattıran ve en ufak eleştiride kendinden olmayanı vatan hainliğiyle suçlayabilmektedir. İşte bu Başbakan hakkındaki yolsuzluk iddialarına karşın sandıkta kazandığı için başarılı sayılmakta ve profesyonelliğin gereğini yaptığı düşünülmektedir.
Sandıktan birinci parti olarak çıktınız. Ülkenin ekonomi politikalarını belirliyorsunuz. Küresel ekonomik sistemden bağımsız olamazsınız değil mi çünkü ülkeyi profesyonelce yönetmek gerekir. Bir yandan özelleştirmeler yapılmalı, taşeronlaştırmaya hız verilmeli, asgari ücret küresel sermayenin istekleri doğrultusunda belirlenmeli ve planlı bir işsizlik politikası uygulanmalı.Biri çıkar da "karnım aç, hırsızlar ülkeyi soydunuz" derse "Sen kime hizmet ediyorsun, dış mihrak, faiz lobisi, huzur bozucu" diye nitelendirilip ardından ülkenin dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğu profesyonelce savunulabilir.

Hayat sadece ekonomiden ibaret değil, profesyonelce yönetilen ekonomiden  kişi başına düşen 10 binlerce dolarımız var. Peki nasıl yaşayacağız?  İçki içmemelisin, en az 3 çocuk yapmalısın, başını kapa, sokak ortasında öpüşme, kızlı-erkekli takılma, bizim gazetelerimizi oku, televizyonlarımızı izle, kuşun ötmesin, haline şükret, itiraz etme.
Oldu ya itiraz ettin. Demokratikleşme paketimizde profesyonelce hazırlandı.    Özgürce ölebilirsin hem de destan yazan kahraman polislerce kafandan vurularak, zahmetsizce her muhalifin böyle bir hakkı var kamu hizmeti. İşsiz kalabilirsin, tembellik hakkı bu olsa gerek. Yargılanıp müebbet hapse mahkum ol, içeride bakarız sana, ekmek de su da devletten.Neyse, profesyonel demokrasimizin örnekleri saymakla bitmez. Hem ben spor yazısı yazacaktım. Spor iyidir. Gelelim futbola. O kadar profesyonelleştik ki bu alanda saymakla bitmez. Futbol bütçemiz milyar dolarlarla ölçülüyor. TV, reklam, sponsorluklar, lisanslı ürün satışları, maç hasılatları. Ooooo acayip para var bu işte. Bir de PassoLig çıkardık mı hem gereksizleri fişleriz hem de dev bütçemize yeni kaynak saylarız. Bitti.

Taraftar mı? Boş ver onu. Zaten sahada da futbol yok.